Tarihi yapılardan bugüne yığma binaların özellikleri ve deprem durumuna göre dayanıklılıkları üzerine bilmeniz gereken her şey.
Yığma yapılar, taş, tuğla, kerpiç gibi doğal ya da işlenmiş malzemelerin sıva yardımıyla üst üste yığılmasıyla oluşturulan yapılardır. Genellikle Türkiye'nin kırsal bölgelerinde geçmişte yaygın olarak inşa edilen bu yapılarda çatı genellikle ahşap olurdu.
Tarihi dokunun korunduğu eski yerleşim alanlarında hâlâ varlığını sürdüren bu yapılar, mimari açıdan önemli kültürel miraslarımız arasında yer alır.
Yığma yapılar, deprem riski yüksek olan bölgelerde en az dayanıklı yapı türleri arasında yer alır. Bu yapılarda bağlayıcı elemanların eksikliği nedeniyle titreşimlere karşı direnç düşüktür.
Özellikle çok katlı yığma yapılar büyük yıkım riski taşır. Ancak bazı önlemler alınarak bu yapıların dayanıklılığı artırılabilir:
Dış ve iç duvarlara betonarme kolon ve kirişler eklenerek yapıya rijitlik kazandırılır.
Mevcut duvarların üzerine betonarme duvar kaplaması yapılır. Titreşimlere karşı dayanıklılık artar.
Yığma duvarlara yatay ve dikey çelik donatı yerleştirilerek bağlantı sağlanır.
Mevcut binada hasar tespiti yapılarak onarım çalışmaları planlanır ve uygulanır.
Yığma yapılar tarihsel açıdan önemli olsa da deprem riski göz önüne alındığında ciddi tehdit teşkil edebilir. Özellikle tarihi evlerin korunması isteniyorsa, teknik destek ve güçlendirme çalışmaları şarttır.
Yığma yapılarda yaşayanlar, özellikle aktif fay hatları üzerinde bulunan illerde mutlaka güvenlik kontrolleri yaptırmalıdır. Gerekirse güçlendirme ya da yıkım-onarım projeleri başlatılmalıdır.
Sorularınızı çözün, teknik destek alın veya mevcut yığma yapınızın dayanıklılığını test ettirin.
WhatsApp'tan İletişime Geç